Eczacının Hayali
Birkaç yıl önce Mary S. adında genç bir eczacıyla tanıştım. büyük bir eczaneler zincirinin reçete departmanında çalışıyordu. Bir gün benim reçetemle ilgilenirken, konuşmaya başladık. Ona işini sevip sevmediğini sordum. “Fena değil.” dedi. “Maaş ve prim alıyorum. Fena kazanmıyorum; şirketin iyi bir kar paylaşımı programı var. Şansım yaver giderse, hayatın tadını çıkaracak kadar erken bir yaşta emekli olabileceğim.bir an sustum. sonra sordum.Çocukluğunda, eczacı olmaya karar verdiğinde de böyle olacağını mı düşünüyordun yüzünde sıkıntılı bir ifade belirdi. “Şey, hayır.” dedi. “Sanırım öyle düşünmüyordum hep kendi eczaneme sahip olacağımı düşündüm. Caddede yürürken insanların bana selam vermesini, bana adımla seslenmelerini istiyordum. Ben de eczacıları olduğum için onların adlarını bilecektim.
Bu size garip gelecek ama gece yarısı çocukları hasta olduğu için beni arayan anne babaların hayalini bile kuruyordum. Pijamamın üzerine kıyafetlerimi geçirip ihtiyaç duydukları onlara vermek üzere eczaneme koşuyordum. Kocaman bir dükkanın arka tarafında bir masada oturup dokuz-beş çalışmaya hiç benzemiyor, değil mi benzemiyor dedim. ama neden hayalinin peşinden gitmiyorsun daha mutlu ve üretken olmaz miydin vizyonunu genişlet.
Buradan ayrıl. Kendi eczaneni aç. nasıl yapacağım bunu dedi başını sallayarak çok para lazım oysa ben maaşa tabiyim.ona, kendisiyle harika bir gerçeği paylaşarak karşılık verdim.doğru olduğuna inandığı şeyi, gerçek hale getirebilirdi. bilinçaltının güçlerinden söz ettim. çok geçmeden, bilinçaltını net ve belirli bir fikirler aşılamayı başarması halinde, bu güçlerin hayali gerçekleştirebileceğini anladı.
Kendi eczanesinde olduğunu hayal etmeye başladı. Zihninde ilaç şişelerini düzenliyor, reçetelerle ilgileniyor ve aynı zamanda komşuları ve arkadaşları olan müşterilerini bekliyordu. Gözünde büyük bir banka hesabını da canlandırıyordu. Zihinsel olarak o hayali eczanede çalışıyordu. İyi bir oyuncu gibi, rolünü yaşıyordu. Öyleymişim gibi davranırsam, öyle olurum.
Eczaneye sahip olduğunu varsayımına tüm kalbiyle inanıyor, buna göre davranıyor, yaşıyor ve hareket ediyordu. Birkaç yıl sonra Mary bana bir mektup yazıp yaptığımız konuşmadan beri hayatında neler olduğunu anlattı. Çalıştığı eczaneler zinciri, piyasaya yeni giren güçlü bir rakibe yenik düşmüştü. Mary önemli bir ilaç firmasında tıbbi mümessil olarak çalışmaya başlamıştı birkaç eyaletten oluşan büyük bir bölge onun alanıydı.
Bir gün işi gereği batıda küçük bir kasabaya gitmişti. Kasabada tek bir eczane vardı. Mary daha önce hiç gitmediği bu kasabaya girer girmez orayı tanıdığını hissetmişti. Hayalinde gördüğü eczaneydi burası. Şaşkınlık içinde, eczanenin yaşlı sahibine bu ilginç tesadüften söz etmişti. Eczane sahibi de ona emekliye ayrılmaya hazır olduğunu ama üç kuşaktır ailesine ait olan bu eczaneyi büyük bir şirkete satmak istemediğini söylemişti.
Biraz konuştuktan sonra, eczacı genç kadına ona kolaylık sağlayacağını söylemişti ödemeleri elde ettiği kâra göre taksitler halinde yapacaktı genç kadın ailesini de kasabaya taşımış ve çok geçmeden dükkana yürüme mesafesinde olan büyük, eski bir evi de almayı başarmıştı şimdi her sabah işe giderken yanından geçen herkes ona selam veriyor ve adıyla sesleniyordu.
Eczacıları olduğu için onu tanıyorlardı. unutmayın şükran dolu bir kalp her zaman evrenin zenginliklerine yakındırşu ifadeyi sık sık tekrarlayarak satışlarınızı artırabilirsiniz satışlarım her geçen gün artıyor, ilerliyorum, gelişiyorum ve her gün daha zengin oluyorum doğru dürüst iş yok kriz var"gibi sözlerle açık çek imzalamaktan vazgeçin bu ifadeler sadece kayıpları artırır.
Eczacının Hayali Gerçek Oldu |